Kinkakuji Tapınağı, Ryoan-ji Tapınağı ve Bambu Ormanı
[Müzik] [Müzik] Evet bugün Kinkakuji templeına geldik. Burası gerçekten çok güzel. Daha önce saray olarak kullanılmış. İnanılmaz kalabalık bugün. Yağmur falan yağmış olmasına rağmen çok kalabalık. Şeyden kalabalık biraz daha tur [Müzik] 4 be tur gördüm ki içeride de bir o kadar var anladığım kadarıyla. Bayağı kalabalık ya. Buradan bir iki fotoğraf da çekeceğim ben. Henüz eee ağaçların rengi daha kırmızıya kısmen döner gibi. Tam dönmemiş ya. İşte bu tabii böyle biraz hani şans meselesi de zaman mevsim denk gelecek. Ya dediğim gibi Tokyo sanıyorum. Tokyo’dayken gittiğim yerlerde muhtemelen daha kızarmış olacak bu yapraklar. Çok güzel. Hakikaten o kızarıklığı görmek çok hoş bir hava veriyor. Saray burada bu arada. [Müzik] İniler dolmuş yine her yerde. Bıdır bıdır bıdır bıdır konuşuyorlar. Bunlar da işte şeyin kar yağdında nasıl oluyor içerisinin? çektiğinde görmek büyüklük olarak fark etmiyor. [Müzik] [Müzik] Tunak Aktan sonraki yürürken otobüs durağına doğru şu sokak aralarını da ve evleri de bir çekeyim istedim. Bu sanıyorum mesela eski bir yapı olarak kalmış. Bunlar güncellenmiş. garajları, girişleri falan, sokak araları gerçekten şaşırtıcı derecede bir düzen. Yani bir hani evler birbirine benzemiyor hepsi ama hani şey yok. Rahatsız edici bir durum yok. Hani bizde mesela binalar birbirinden farklı ama inanılmaz rahatsız edici. Burada da aynı renkler kullanılmamış. Birbirine benzer renkler. Arabasını bak adam iki arabasını da buraya park etmiş. bahçesi. Bu da muhtemelen yine iki arabasını buraya park ediyor. Girişi, terasları yani teraslar bile birbirinden farklı. Fakat rahatsız etmiyor abi. Şey çok güzel yani. Bir harmonisi var bir şekilde. Sokak araları böyle ağaçlar, çiçekler, şu sessizlik, temizlik. Eee dediğim gibi yani her birinin kapısı birbirinin aynısı değil. Her birinin panjuru birbirinin aynısı değil. Ama yani ulan bu da olur mu mesela bu dışını böyle taş yapmış öbürü değil falan ama hani bir uyum böyle çok aşırı bir uyumsuzluk yok. Kapılar mesela fark gibi bir falan ama dediğim gibi öyle bir genel bir huzur var yani yapılış şekli, uygulanışı. Hazır gelmişken caddeyi de çekeyim. Burası da bizim durak. Burada da hoponopofla bekliyor millet galiba. E evet bu duraktan binip gideceğiz. Yalnız demin geçtiğim yerde otobüsler vardı. Çok tur otobüsü vardı. Yani 1520 tane tur otobüsü vardı diyebilirim. Çok kalabalıktı. Nitekim turlar sürekli geliyor bu tarafa doğru. Şöyle biraz daha caddeyi çekeyim. Bu bu tip arabalar çok fazla var. Bu Suzuki’nin, Honda’nın bu tip arabaları çok fazla. Hiç görmediğimiz Hondalar var. E bak mesela bu da Honda’nın bir modeli. Birbirine çok benziyor. Böyle araba çok var. Honda, Suzuki. Evet, bu benim kullandığım 12. Otobüsler durduğunda sol tarafa doğru yani binişin yapılacağı tarafa doğru yolcunun bineceği tarafa doğru hafif eğiliyor. Şimdi bakın onu göstereceğim. durdu bak araba sağ taraf sol tarafa doğru yattı, indirdi ya da bindirdi. Ondan sonra araba tekrar normal şeye yükseliyor ve o şekilde devam ediyor. Yani adamlarda bu bile bir şey hale gelmiş. Hani bunu bile düşünüyor. Kolay bin, kolay in diye. Bu durak bayağı kalabalık bir durak tabii. O yüzden inen çok fazla. Ryan Jim tapınağına gelirken çok yağış vardı. O yüzden böyle bir yerde durdum. Burası böyle sağlıklı beslenmeye yönelik sebze ağırlıklı şeyler yapıyor. Mesela şunda 5 vitamin var dedi. İşte ginger, miner, turp bunlardan gelip satıyor. Green tea, dondurma falan gibi şeyler de yapıyor. Ben bir tane kahve söyledim. Şimdi burada oturayım biraz vakit geçsin diye. Ama anladığım kadarıyla burayı bayağı hani popüler bir yer gibi böyle ünlülerle resimler falan var. Bizim bizim kebapçılarda oluyor ya bu tip böyle resimler. Onlardan yapmışlar. Onun dışında böyle birtım imzalı çizimli falan şeyler de var. Böyle geleneksel bir havası var buranın. İnsanlar da işte tapınaktan dönüyor falan filan ama bayağı yağmur vardı demin. O yüzden şimdi durdu gibi. Eee o yüzden ama olsun ben bir kahve içeyim dedim. Burası da böyle bir yer. Evet. Royan J. Buun panoramik viewu. Bu şu anda o kırmızılı olan noktadayız anladığım kadarıyla. Kapı. Evet. Kapısı burasıydı. Abi doğa muhteşem tabii. Yani bu heriflerin zaten tapınakları hep böyle bir doğanın içinde. Bunu da koruyarak yapmışlar. Muhteşem yani. Şuraya bakar mısınız? Bir gölet var burada. Bu yol anladığım kadarıyla. Evet. Çiçekler gördüğünüz gibi ağaçlar kızarmaya başlamış. Burada böyle bir köprü var. Yukarıya kadar çıkıyor herhalde. Burası da orada ne demişti? 120 squar. Kaç metrekare? 120 dönüm falan herhalde. 120 dönümdür bu. Bayağı büyük bir yer. Disv diyor. Ağaçları falan böyle şey yapıyorlar. Hani kırılmasın diye desteklemişler. Burada da var bir tane. Bu ağaca da yapmışlar. Aynı şekilde zaten ağaçlara falan bakım inanılır gibi değil. Diğer tapınakta şey vardı bir tane zaten ağaçları budayan bir adam vardı. Bahçıvan. Eee, tek tek yani ince ince küçük küçük işçilikler yapıyorlar. İnanır gibi değil yani. O anlamda çok şeyler ya titizler. Burada sanırım yine böyle bir köprümsü bir şey var. Ara ara çekim durdurulur mu? Çünkü yüklemesiz oluyor. Sonra bunları daşa içerisin. O yüzden burada böyle bir küçük çekim yapıp şunları kapatacağım. [Müzik] [Müzik] Burada da bir tempo var arkadaşlar ama her tempur temple ama [Müzik] Güzel. Sık Araşama’daki bambu ormanına gidiyorum. Böyle bir köprümsü bir yerden geçiyoruz şu anda. Binalar çatılarını görüyoruz. Binalar yüksek değil zaten. Trafik de tıkıldı bu arada. Müthiş de bir trafik var. Vay bizim oğlandan var öyle bir tane. Bambu ormanının oraya geldim. eee, Nonoomia Station’ında indim. Fakat burada yerlerin tarifleri çok mesela burada burası için söylersem başarılı değil. Hani nerede olduğunu bulmakta zorlandım bayağı. Neyse sonra sora geldim ve bambu ormanının içindeyim şu anda. Evet, videolarda, resimlerde gördüğümüz gibi bambu ormanının içindeyiz şu anda. Evet, gene Japonların klasik kendi tarzlarıyla karşı karşıyayız. Demin çektiğim kalabalık felaketti tabii. Şimdi oraya doğru yürüyeceğiz biz de. Ne güzel. Burası böyle bir yer aslında. Bambi Forest dediği yer yani öyle çok büyük bir alan değil benim anladığım kadarıyla. Şu gördüğünüz birkaç yüz metrekarelik bir alanda ama işte yani buraya gelmek zaten bir şey. Bu araşama dedikleri yer zaten başlı başına bir yer. Yani Kyota’nın bir bölgesi. Evet. Yani bambu ormanı dediği yer, tarif ettiği yer burası. [Müzik] [Müzik] Böyle bir etkinliğe denk geldik. Ne yapıyorlar bilmiyorum ama. [Müzik] Şunların şekerliğine bak. Kılıklara bak. [Müzik] [Müzik] [Müzik] abinin açık. kalmış bu soğukta. Burayı kapatıyorlar ama abinin açıktı. [Müzik] Bir tür bir şey herhalde ne bileyim bile bir bir eski bir şeyi canlandırıyorlar herhalde. Evet abiler baksana bayağı. Oo burada da ha birileri geldi gitti. Bu amcamlar onlar akla geldi falan bir şeyler. Enteresan bir böyle bir organizasyon vardı. Neyse artık esas baba adam bu. Yalnız bu attan geldi. Atla geldi. Onu getirdiler atla. Şogun mu ne bu? Burada da böyle şeyler var. kıyafet [Müzik] [Müzik] Şu anda yasak muhabbedindeyim. Burayı da yine gece ziyaret etmek istedim ışıklar dolayısıyla. Ama tabii burada da gündüz görülecek yerler varmış. Şu anda karanlıkta gidiyoruz ama böyle bir köprü gibi bir şeyin üzerinden geçtim. Ve şimdi mabedin olduğu tarafa doğru yürüyorum. Oradan yukarıya çıkmıştım. Burada küçük bir gölet var. Eee onun etrafından dolanıp aşağıya doğru iniyorum. Burası şu anda hiç ışık olmadığı için görüntümün çok kaliteli olduğunu zannetmiyorum ama eee hızlı bir şekilde ilerlersem daha aydınlık bir yere geleceğim herhalde. Burası bu arada Maruyama Park diye geçiyor. Muhabbetin içinden buraya giriliyor ama bu hani böyle mabet içinde mabet gibi bir yer. Burada da bir yine bir kapı ve bir herhalde bir yer var. Dolayısıyla böyle devam eden bir alan. Burada restoranlar da var. E aşağıya kadar buradan aşağıya doğru iniyoruz. Evet, şimdi çıkışa doğru geliyoruz. Tam tur tamamladık. Mahalledin aslında ana girişinin olduğu yer burasıydı. Gökyüzünde ay da var bugün. Dolunay. E şuraları da şöyle ışıklı olduğu için çekelim. Evet dediğim gibi yasak ama abi böyle işte gece olunca bu güzellik oluyor. E gündüz olunca tabii başka artılar var ama ne bileyim ben buralara böyle gece gelmeyi daha tercih ediyorum diyeyim. Şöyle bir tabii herkes fotoğraf çekme derdinde. Yalnız şunu söylemeliyim herhalde. Gündüz gelinse buraya, gündüz gelseydim burada adım atamıyor olacaktım. Şimdi ise en azından daha makul bir kalabalık var ve hani o makul kalabalıkta gezmek de nispeten işte buradan girmiştim ben. Buradan mı girmiştim? E sanıyorum buradan mı girdim? Yook öbür taraftan girmiştim galiba. Burası da ayrı bir giriş. Evet, burası da farklı bir giriş. Ben öbür taraftan gitmiştim. Buradan da böyle bir gidiş var. Hım. Burası da ayrı bir şey. Ha bu bu başka bir kapısı. Bu kapıdan buraya giriş var anladığım kadarıyla. Oradan caddeye açılıyor. E buranın böyle de bir girişi var. Aslanlar kapıyı koruyor. Evet. Ve böyle bir şey. Buradan bir fotoğraf çekelim. Bu videoyu da böyle kapatalım. [Müzik] Osaka’dan gece bayağı çekmiştim. Kıyatodan da çekeyim. Burada yalnız öyle ağaçlar Osaka’daki gibi ışıklandırılmamış. da kendine as bir havası var. Şimdi ben Dion tarafından buraya kadar biraz yürüdüm. Şu anda bineceğim otobüs 5 durak sonra otele gidiyor. Herhalde Gyonun merkezine de iki durak falan var tahmin ederim. Yani demek ki Gon merkezi 7 durak mesafede falan benim kabaca ama yani şu hareketli olan bölgeye 5 durak diyebiliriz. Çünkü hareketli olan bölge burada başlıyor. O ileride mesela bütün hep şey var. Üstleri kapalı hani yağmurunda hiç etkilenmiyor. Sümüle yağmur yazısı. Şu anda yağmur yağıyor. Tiseliyor yani. Kaç numara geliyor bakalım? 63. Biz 15’e bineceğim. Ben 15’i bekliyorum. Zaten her eee otobüsün ayrı bir durak hattı var diyeyim. Yani mesela 10 15 yere geliyor. 10, 15, 37, 51, 59.
Kyoto, Tapınaklar Şehri. 2. günüm.

AloJapan.com