JAPONYA’da BACIM İLE SOKAK LEZZETLERİ

[Alkış] [Müzik] Ya sabır ya Rabbi yani senin göbeğine [Müzik] benziyor. Allah. Arkadaşlar videoya girmeden önce an itibariyle Kadıköy Moda İstanbul’un merkezindeyim ve şöyle arkama baktığınız zaman belki de buradaki en sevdiğim dükkanlardan biri olan Oak kafeye geldim. Şurada güzel mi güzel Luffy’yi görebilirsiniz. Ve ahan da şöyle içeri girdiğiniz zaman ilk başta sizi güzel seksi bir Zoro karşılıyor. Şurada bir adet pokemumuz var ve tabii türlü türlü figürler. Ama ben sizi buraya niye bugün getirdim derseniz 3 yıllık bitmek bilmeyen emeğin ve sizlerin de sonsuz desteğin ardından Kadıköy Modanın merkezinde şöyle aha aha aha aha aha aha diyerekten karşınızda Gofy Stüdy’nun ilk fiziksel satışı abi hayırlı uğurlu olsun demek isterim en yeni koleksiyonlarla birlikte eski koleksiyonların en çok satanları ve ek olarak da şöyle sitemizde satılmayan Otaki’ya özel seriler de mesela bu Godzilla Goofy abi burada bulabilirsiniz gerçekten. Bugüne kadar destekleriniz için teşekkürler. Yani bugünü gördüysek sayenizde gördük. Artık bizzat gelip görüp Gofieye dokunup alabileceksiniz. Şimdiden afiyet bal şekeri olsun ki afiyet bal şeker olsun demişken de benim de şu an üstüme giydiğim afiyet bal şeker olsun goofiyi de alabilirsiniz. Bu arada gelmişken de bir tane bubble teerini denemenizi tavsiye ederim arkadaşlar. Gerçekten bugüne kadar var olan destekleriniz olmasa ben bugün burada olmazdım. O yüzden çok çok teşekkür ederim. Videoya başlamadan önce bu gurur verici haberi sizlerle paylaşmak istedim. İyi ki varsınız. Gerçekten gönülden iyi ki varsınız. Bu arada arkada Japonca müzikler falan çalıyor. Yani gerçekten Japon Hamza olarak bizzat Goofy’nin yakışıracağı yerde şu anda satışta. Çok mutluyum. Çok teşekkür ederim. Videoya geçelim. Online İngilizce eğitimin adresi Enva Dil Akademi sınar. Ya vallahi Meksika’nın yağmurundan kurtulduk. Bu sefer de Japonya yağmurlu olmaya başladı ve o kadar nemli ki ülke. Baksana içeriyle dışarı arasında öyle buğlanıyor ki her yer. Neyse herkese günaydınlar. Selamünaleyküm. Foniiva Japonya’dan Tokyo’dan. Adamların dondurmasında bile Pikachu var ya. Bu arada bakın markette böyle haşlanmış yumurtalar haricinde omlet de bulabiliyorsunuz. Tek parça halinde satılmış ballı erik turşusu, yengeç çubukları, kayısı kıvamında haşlanmış yumurtalar. Bu özellikle soya sosunda bekletilmiş. Öylece plastikten sıkıp yemelik patates salatası, yumurta salatası, havuç salatası. Baksanıza adamların tekli tuzlanmış hıyarı var. Yalnız bir şey diyeyim mi? Japonlar buraya geldiğinde gerçekten şundan bir tane alıyor gidiyor. Abi ben şunu alıyorum. Üstüne bir onigiri gömüyorum. Üstüne de bir rulo gömüyorum. İki de dondurma, çikolata içecek alıyorum. Bu arada bakın dün croclarıma şöyle bir adet onigiri ve bir adet metamon aldım. Ve tabii ki de açılış yapmazsak olmaz. Şöyleciğimi yukarıdan aşağı, aşağıdan yukarı, sağdan hop, soldan hop. Bir gün ünlü olursam onigirin markası kuracağım bu arada. H çıtır çıtır. İçindeki tombalık mayonez pirinciyle. [Müzik] Şimdi öncelikle Tokyo’da bir gece daha kalacağım. Bu arada bakın bazı markalar Japonya’da çok daha ucuz olduğu için şöyle önünde sıralar oluştuğunu görebilirsiniz. Tabii hazır yolüstü Ginza’dayız. Hemen şöyle bir fütüristik arabaya merhaba diyorsun. Ve yine maalesef trene bineceğiz ama asansör ve yürüyen merdivenin yokluğuna söve söve şu merdivenlerden iniyoruz. Ya sabır ya Rabbi. Yani yemin ederim enerjimin yarısı şu merdivenleri gidiyor ya. Bu arada gelin bakalım. Japonlar gerçekten dendiği kadar dakik mi? 12.38 gece tren gelecekmiş ve ahan da bakın anons verildi ve trenimiz geldi. Saate bakacak olursak 1237 geçiyor ve bakın tam 1238 geçe tren harekete geçiyor. Yalnız yemin ederim abi neden bir asansör bir şey yapmıyor bu insanlar ya? Ben böyle her yere bunları ben ben prenses muamelesi görmek istiyorum artık. Yok mu şöyle valizimi alıp taşıyacak benim yerime. O güzel kalbini ferah tut. Vücudunu yorma diyecek kimse yok mu? Bir de benim asla anlamadığım şeylerden biri abi. Bu Japonlar gömlek, ceket, ne varsa giyiyorlar ve hani benim alnım parlıyor anladın mı? Öyle bir telliyorum ki daha yeni haber çıktı. 18 kişi sıcaktan ölmüş diye. Bu adamlar nasıl böyle giyinebiliyor? Nasıl terlemiyor? Vah haksızlık ya. Ne iyse ki geldik otelimize. Tabii çekin saatini beklememiz gerekiyor. Vallah ola ki cennet cehennem varsa ve cehenneme gidersem o checkout saatini 11’e, çekin saatini 3’e koyan adamı yani var ya. Abi Allah’a da sormak isterim. Neden Korelilerin mesela koltuk altı terlediğinde kokmuyor da bizlerin yani terlediğimiz zaman kokuyor falan filan. Bizde öyle bezler vardı onlarda yoktu. Haksızlık ya. Vallahi şu adamı görünce içim daralıyor ya. [Müzik] Neyse ki çok şükür sağ salim çekinimizi yaptık. Şöyle bir oda yaklaşık olarak 2.500 L. Güzelce dinlendik demek isterdim ama tabii ki de dinlenmek yok. Editimizi bitiriyoruz. Bu arada bildiğiniz üzere senaryosundan, çekiminden, kurgusundan hepsini ben kendim yapıyorum. O yüzden destek amaçlı abone olursanız ve bu videoyu beğenirseniz çok sevinirim. Artık 1 milyon aboneye ulaşmak istiyoruz gerçekten. Edit aralar edit aralarını birazcık şnağ olası ve ertesi günün 6.30’u. Bu arada geçen almıştık ama Japonya’nın asla rengi olmayan ve böyle fısfıs yaparak vücudunuza sıkabildiğiniz bir güneş kremi var abi. Böyle tak tak de sakalım iyice uzadı ha. Ve yanımıza şemsiyemizi de alıp yalnız arkadaşlar bu memitolar hiç iyi durmuyor yemin ederim ya. Ardından da güzelim Japonya’da Kamakır’ya gidiyoruz. [Müzik] Günaydın Rana. Sıcak. Ve arkadaşlar Rana’yı da yanımıza aldık. Kendisi bu arada iki gün sonra Türkiye’ye dönüyor. Gitmeden de dedik ki son günleri birlikte geçirelim. Bakın istasyondan indikten sonra karşınıza gelen manzara sanki daha yarım saat önce. Bir saat önce Tokyo’da değilmişçesine. Aha hatta bakın tren geliyor ya. Çok aşırı tatlı bir görüntü ya. Yemin ederim eski nostaljik filmdeki Japonyalara benziyor. Hemen şöyle karşıdan karşıya geçiyoruz. Ölüyorduk lan. 5 saniye oğlum. Vallahi tren geçi ha. Vallahi bir şey diyeyim mi? O kargaşa dolu şibuya eyvallah. Güzel hoş da yani şu şu huzurlu Japonya’yı da kesinlikle deneyimlemeniz lazım. [Müzik] Ve arkadaşlar geldik ilk durağımıza. Görebilirsiniz. Dorido Cafe diye bir yer. Daha gezmeye bile başlamadık ama kamakı o kadar güzel ki şöyle görebilirsiniz. Scooterıyla gezen ki birazdan da gideceğiz ama şurada Mas mavi denizi de görebilirsiniz. Ve bütün bu güzelliği arkamda gördüğünüz Yori Dokoro denen bir kahvaltı mekanında başlayacağız. Bu arada yeterince erken gelirseniz şuradaki arkamda çifti görebilirsiniz. Direkt tren manzarasıyla birlikte dışarıda yiyebiliyorsunuz. [Müzik] Öncelikle mekan aşırı tatlı ponçik bir yer ve burada gelecekseniz kahvaltıyı alacaksınız. Yalnız Japonya’da kahvaltıda pilav balık yeniyor. Pilavlarını da böyle çiğ yumurtayla yiyorlar. Hemen size nasıl yeniyor göstereceğim. Öncelikle şunu hafif bir çıtlatıyorsunuz. Abi hafif olmadı. Bundan sonra şöyle sarısını bir sağa bir sola aktara aktara yumurtanın akını ayırıyorsunuz. Ha akı falan mı biliyorsun? Yumurtanın beyazını ve sarısını ayırıyorsunuz. Sonra sarısını koymak için ayrı bir tabak veriyorlar size. Tabii o sırada güzelim yemeklerimiz de geldi. Böyle pilavımız yağsuz tuzsuz lapa olduğuna bakmayın. Gerçekten çok güzel. Güzel mi? Güzel pişmiş balığımız var. Şurada misospumuz var. Şöyle birkaç tane turşu. Ek olarak ben bir tane ekşi erik aldım ve pilavla balığın yanında ufaktan bir kimçik. Ama yumurtamıza gelecek olursak şöyleciğimi güzelcene güzelcene beyazı çırpıyorsunuz ve belli bir süre yapmaya başladıktan sonra köpürdüğünü görebilirsiniz. Radar çalış kollar şu bl yapıyorum yapıyorum. Elektronik bir şey yok mu? İşin eğlencesi bu ha. [Müzik] İnşallah yarını yiyeceğiz. Bu arada saçım nasıl olmuş? Var gibi. Var gibi. Ve arkadaşlar yaklaşık 5 dakika çırptıktan sonra görebilirsiniz. Köpük köpük yumurtanız oluyor. Daha sonrasında yumurtanın akını beyazını pilav koyuyorsunuz. Tamam abiciim sen kelime biliyorsun. Oy oy oy oy oy. Emin miy bu kadar köpüleceğine? Sonra az önce ayırdığımız yumurtanın sarısını tabağının ortasına döküyorsunuz. Ahan da görün. Ahan da görün. Ardından da üstüne birazcık soya sosu döküp şöyle son halini de gösterir anacım. Afiyet bal şeker olsun. [Müzik] Bu arada bakın Japonya’da gelirseniz şunu bir denemenizi isterim. Yediğiniz zaman yüzünüzü buruşturan ama bir o kadar da bağımlılık yapan bir tat. Vallahi böyle nasıl diyeyim biliyor musun? Çocukluğumu hatırlatan bir tat. Yani da Rana Hanım da deneyecek bir tane. Hepsini ağzına mı atacağım? Çekirdeği var. Dikkatli ol. Bilmiyor. Neden? Değmedin mi? Böyle gereksiz ekşi bir kaysı gibi. Güzel. Doğru. Bu arada ama ama sevince seviyorsunuz. Öyle bir şey. Bir de şöyle çiğ yumurtalı pilav. zehir zehir [Müzik] Ve gezimize hemen bir klima molası. Günlük vitamin ihtiyacınızı güzel bir şekilde almak istiyorsanız bunu tavsiye ederim. Arkadaşlar Japonya’da böyle günlük alabileceğiniz vitaminleri jel şeklinde sizlere tatlandırılmış halde veriyorlar. Böyle ananaslı, erikli, az önce bahsettiğim UE şeftalili ve Rana’nın da ve Rana’nın da favorisi. Üzümlü olanı mesela alabilirsmek istemiştim. Tabii biz ne aldık derseniz bir şey diyeceğim. O kadar sağlıklı şu sağlıklı değil. Tırı tırın. 2 adet dondurma. Bu arada bakın benim aldığım şu Hagen Dats dondurması Japonya’ya geldiğinizde %1 milyon denemeniz gerekiyor. Yani yiyebileceğiniz en kaliteli dondurmalardan bir tanesi. Ananın yediği coolti abi böyle çocukların aslında hüpür hüpür yediği. Vanilyalısı orijinali ve en çok güzel. Bir de bu yaza özel şöyle kavunlu çıkarmışlar. Eksik kalamazdım. Tamam. Şöyle bakın. Benim yiyeceğim dondurmaa iki tane ince kraker. Türkiye’de de böyle helva arası yaparlar ya dondurmayı onun gibi. Dışındaysa şöyle hafif karamelli bir çikolata. H ve içindeyse yediğiniz anda ağzınızda eriyen aşırı güzel bir dondurma. Benim favorim ve bunun orijinali karamelli olan. Ama böyle gerçi türlü türlü çeşitler yiyebiliyorsunuz ki mesela şu Rana’nın görebilirsiniz. Yediği kavunlu gibi. Bunun da böyle dönem dönem hep yeni tatlar çıkıyor. Çok iyi ya. Abi ben yiyeceğim. Yemek mi istiyorsun? Evet. [Müzik] No no. Sen ondan yedin be. İlk defa. İlk defa ondan y. Hayır. Rana ver. Rana ver. Rana uslu ol ve ver. Rana sakince ver. Tamam. Defol ya bak şimdi. Evet. Rana’nın parası yok. Bütün mal varlığın ulaşma har. Ne güzel bir şey ya. Ne güzel. Rana’nın kendi parasına çukul. Ay ay. Zevk alıyorum şu an. Şu almıyor da parayı. Parayı kabul etmiyor. Evet. Allah. Aa çünkü biz çıkarken basmadık. Sen şu an boşuna para verdin. Büyük ihtimal içinde para vardı. Biz normal yürüyüp çıktık ya buradan. Buradan aslında bak şimdi çıkışı çekti. Şimdi gir içeri. Bak. Heh. Şimdi kabul ediyor. Güzel mi? Cool iş. Bu arada bakın birazdan gideceğimiz yerler şurada görebileceğiniz işaretli tapınaklar. 2ü tane görülmesi gerekenleri bugün birlikte hallediyor olacağız. E geldi trenimiz. Bu arada trenin dış görünüşü falan da gerçekten çok tatlı. Haydin gidelim bir sonraki mekanımıza. [Müzik] E bakın direkt istasyonun çıkışında bile tabelada görebilirsiniz. Yalnız teyzemin güneşten korunmak için şemsiyesi mükemmel yani. [Müzik] Bu arada bakın şuradaki abimizin görevi arabayla insanları birbirinden korumak. Şöyle görebilirsiniz. Çocukların geçmesini engelleyip arabaya gel yapıyor. Aynı şekilde yeşil yandığı zaman da çocukların geçebilmesi için yön veriyor ve eğiliyor yani saygıdan. Şimdi de tam tersi arabaya buyurun buyurun diyor. Gerekli mi gereksiz mi bilemem ama Japonya. Bu arada ilk defa benim 49 numara ayağımdan daha büyük bir ayakkabı görüyorum. [Müzik] Oh güzel canım bir yukar elini yüzünü ananacığım birazcık daha aksa keşke ama şöyle ensemizi biraz ıslatalım. Şey yok mu? Ne yapı var? Serinletici spreyden Ranacığım üstüne başına sıkıyor. Rana’nın tansiyonu ve sıcaklaması bir yana dının görebilirsiniz. Japonya’nın ikinci en büyük What was? Bronze? Bronz’un türkçesi neydi? Bronz. Bronz. He tamam. Eee Japonya’nın ikinci en büyük bronz budasıymış. Bronz renk. Bronzdan mı bahsediyor? Bronz madde ha. Gümüş, altın bronz. Tamam. Bakır bakır madde olarak. Tamam. Bronz diyor. Bronzlaşmak aklıma geldi. Ben şu an sıcak ya. Kafam şey beni niye çekiyorsun ki? Onu çeksene. Sefil sefil oturuyorum burada. [Müzik] Ağırlığı 120 ton, yüksekliği ise 13 metre. Sırf suratı bile enine 2.3 metre. Kamakura’nın meşhur great budikleri büyük budayı gelip görmezseniz olmaz. Kotokin Temple’da. Yazık Ranacığım. Şurada pert vaziyette gölgeleniyor. Kıyamam ya. Kız sıcaklı yanımda gezmekten bunaldı. Bir de kızın Japonya’da son iki günü biraz dinleneceğim. Alışveriş yapacağım falan diyordu. Dedim hayır geziyoruz. Arkada ufak bir bahçe. Bakın şurada acayip içten dua eden bir kızcağız var. Bu dumanı genel tapınaklarda görebilirsiniz. Böyle tütsü gibi şeyleri alıyorlar, yakıyorlar. Ardından da ablamız da mesela az önce bir tane yaktı. dua ediyor. Şurada gördüğünüz dumanları da bakın böyle üstüne üstüne alıyor. Bunu bu şekilde yaptığınız zaman da kafanıza, kalbinize, vücudunuza, yüzünüze, elinize, kolunuza o bölgeleri nazardan, kötülükten koruyor. Hatta tam tersi geliştiriyor gibisine öyle tatlı ufak bir inanç var. Ardından da insanlar şu bu da heykelinin önündeki kutuya ufaktan bir bozuk para atıp aha abimizin One Piece şapkası var, Luffy şapkası var lan. Neyse konuyu da atmayalım. Bu da heykelimizin önünde. Dualarını ediyorlar. Saygılarını iletip gidiyorlar. Ne haber? Ne bu hal Rana? Ne bu hal? Teyzelerle oturuyordum bir önce. Teyzeler ve ben sıcaktan. Keyfin yerinde mi? Ben daha güzel gölgeden bakıyorum ama gerçekten şaka maka görüntü güzel yani. Ve ahan da bakın Japonya’da okul gezisi olarak Kamakuruya gelen çocuklar. Ho ho. How are you? Cheese thank you. [Alkış] Bay bay. He sen de mi el sallıyorsun? Yalnız bir şey diyeceğim. Adamın korsesi gibi benim de korsem var. Yani sen teyzelerle ben amcalarla aynı geziyoruz şu an. Oh yarasın kendine geldi. Abi bugün hiking yapacağız. Dağa tırmanıyoruz. Bu arada ben sana söylemedim ama söyleseydin gelmezdim. Memleketimiz ben daha fazla görmek istemiyorum. Yere oturmayacağız. Hayır canım akşam sonra daha dur daha yeni kahvaltı yaptık. Nereye oturuyorsun? Ay ay yalnız kamak kururada bile abi ahan da turkish kebap. Yani etin öylece dışarıda geceden kalma gibi durması konusunda çok bir fikrim yok ama gerçekten dünyanın her yerinde varız. Bu arada bir sonraki tapınağa giderken şöyle erikli içecek buldum. 1 2 Şundan bir tane. Sabah bahsettiğim size UM’nin içeceği abi şu anda. Oğlum kendine gel lan. E cheers diyerekten. Abi bilmiyorum yani ben seviyorum böyle elmamsı, armutumsu, çilekimsi, kavunumsu, karışık bir şey gibi. Bilmiyorum çok benzetebildiğim bir tat yok Türkiye’de ama gelirseniz ve denk gelirseniz bence bir umi içeceği güzel gider. Hem yaz sıcağında sop soğuk hem de yani gerçekten felahlatıcı bir tadı var. Bu arada bakın az önce yolda çalışıyor dediğimiz abinin üniformasını göstermek istiyorum. Yaz sıcağında pişmesin, etmesin diye içine serinleticili, klimalı, pervaneli bir üniforma giydirmişler. Yani bilmiyorum Japonya dışında bir yerde bunu görebilir misiniz? Vallahi fiziksel olarak bitmiş vaziyette yani. İf sınırlarını zorluyor şu anda. Ve az önceki bu da yaklaşık 5 10 dakika yürüme mesafesinde herkesin güneşten korunmalı şemsiyesi olan bir tapınakta da [Müzik] [Alkış] [Müzik] Ve geldiğimiz tapınağın adı Hasedera denen böyle gerçekten yeşilliğin içinde yürüyüş yolunun da var olduğu ve bu yürüyüş yolu boyunca da karşılaşacağınız şöyle çiçeklerin içinde bir buda olsun. Şöyle bir tane suyu aldığınız ardından üstüne döktüğünüz ve daha sonrasında da geri koyup budanın önünde dua ettiğiniz bir heykel olsun. Ve yine böyle sayısızca ufak ufak şu gördüğünüz her birinin bunu olduğu bir alan olsun. Aynı şekilde bu duvarda da abi yüzlerce belki de bu da var. Hani böyle çok ilginç manzaralarla da karşılaşacağınız bir yürüyüş yolu var. Kesinlikle gelinmeye değer. Ve tabii yine bu tarafta da altından yapılmış bir budamız var. Ay ya havalı bir yer. Bir de yeşillik olduğu için gerçekten gölgede serin serin yürüyebiliyorsunuz. Hatta bir Rana dışarıda teyzelerle birlikte oturacağım ben dedi ve gelmedi. Ve abi yine karşınızda eşsiz bir tapınak manzarası. [Müzik] Bir de bakın eğer olay ki haziran, temmuz gibi gelirseniz acıay denen türkçesini bilmediğim ama sırf bu döneme özel açılan bir çiçek türü var ve sırf bunun ile meşhur bir yol da bu tapınakta mevcut. O yüzden özellikle Haziran ayında gelirseniz bu yoldan yürümeyi unutmayın. [Müzik] Nic Ya bir şey diyeyim mi? Keşke keşke annem yanımda olsaydı. Yani vallahi 10 yaş kadını gençleştirecek bir yer. Sayısız çiçeklerle oluşan rengarenk yollar. Gölgenin serinliğiyle birlikte esen rüzgarla gelen çiçek kokusu. Ve abi birazcık yürüdüğünüz zaman karşınıza çıkan deniz manzarası. Vallahi müthiş bir yer ya. Bir de o kadar güzel kokuyorlar ki vallahi Ranaan çok saçma sapan kaçırdı. Şimdi aramış teyzelerle ne zaman geleceksin diyor. Dedim vallahi keyfimi keyif hiç acele edemem. Bekleyeceksin dedim. Gelmemeyi sen tercih ettin. Adeta her bir çiçek ile manevi gözüm birazcık daha açıldığını hissediyorum. Arkadaşlar bakın Ramun demen Japonya’ya ait. Özellikle eski Japonya’ya ait bizim mğde gazo gibi bir şey düşünün. Ve görebilirsiniz kapak niyetine by koyuyorlar bunun üstüne. Onu aşağı bastırdığınız zaman da içebiliyorsunuz. Özellikle arkanızda tapınak, diğer tarafta da deniz manzaralı bu tepeye çıktığınızda bence şöyle soğuk bir ramı mükemmel gider. Bildiğiniz furuko gazoz bu arada. Yani çok da böyle aman aman farklı bir şey beklemeyin ama gerçekten billesinden tutun yani. Havası güzel abi vallahi. Çok güzel ya. Ne haber? Ne yapıyorsun? Allah kim ne derse desin. Bugünün gizli kahramanı şu abimiz yani. Ve ve yine bir ik dakikalık tren yolculuğunun ardından tekrar hayata dönmüş bir bu arada enerjiyim. Neden orada uyudum? Oturarak uyudum. Kendime geldim. Güneş kafama geçmişti. Artık iyiyim. Yana da aramıza tekrar aldığımıza göre sokak yemek turunu başlatabiliriz. Şöyle şemsiyeli insanları takip ettiğiniz zaman zaten otomatikman varıyorsunuz. Şöyle girişte Totoro’nun var olduğu ve böylece devam eden Nasıl Taksimin bir İstiklal Caddesi var. Kamakura’nın da Komachi Street’i var. Senin göbeğine bak. Benziyor. [Müzik] Bir şey diyeyim mi? Sence de çok ihtiyacım yok mu buna? Bence çok ihtiyacım var. Ne bu? Pasaportum benim sokaklarda mı kalsın? Buna girsin. Huzuru bulsun. Bak ne kadar tatlı. Alabilirsin bu arada. Ha sana da bunu alalım. Kamera arkasında hiç öyle demiyordun abi. Çok pahalı. Çok pahalı dedim. Al sen alacaksın yani. Niye? Şunlar da çok tatlı ya. Bozuk para koyma şeyi. [Müzik] Bütün kreplerimin yüzü bu şekilde olsa çok güzel olur. [Müzik] Ve dalgasını geçtik. Amma dırdırın. Bu arada ben normalde de 7-8 yıldır kullandığım bir pasaport tutacağı var. Arkadaşım T yıllar önce bana hediye vermişti Kore’den ama aradan yaklaşık 8 yıl sonra yeni pasaport tutacağım. Hayırlı olsun. Bu arada içi de şöyle cibli desenli ve şöyle ne olur ne olmaz kötü gün param. 50 euromu da sağ tarafına şöyle sıkıştırıyorum. Hayırlı uğurlu olsun. Rana da mavi Totorolu aldık. Yine içi ise Totoro konseptli. Ve bir de son olarak şöyle görebilirsiniz. Bozuk paramız için kesinlikle çok ihtiyaç. Tabii canım olmazsa yaşayamayız ya. Şöyle cebimle şıngır şıngır rahatsız ediyordu beni. Yeni oyuncağım hayırlı olsun. Ve neyse biz Cibli de biraz fazla vakit kaybettik ama bu yolun özelliği farklı farklı dükkanların olması ve tabii bu dükkanların birkaçının da sokak yemekleri olması. [Müzik] Yalnız kızın sadece bugün saç rengi 2 ton açıldı yani. Maşallah. Şimdi yavaş yavaş yolu ilerleyerek yemekleri yiyeceğiz. Ve ilk durağımız anam babam Japon usulü. [Müzik] Kayten suşi yani dönen suşiciı geldik. Vallahi uzun zamandır yediğim en güzel suşiydin. Yani bugüne kadar ben hep güzel suşi yiyorum diye düşünüyordum ama vallahi bir şey diyeyim mi? Hani kalitelisini yedin mi de farkını anlıyorsun. Bu arada tek sıkıntı bizi şefin tam önüne koydular abi ve şefi çekmediğimiz halde kamera bana bakıyor adam no falan yapıyor. My best friend. Adelita quisiera ser mi novia. Y si Adelita fuera mi mujer, le compraría un vestido de mi ve ikinci sokak yemeğimiz Japonya’nın yaz tatlılarından biri olan şekerli çilek. Özellikle böyle yaz festivallerinde çocukların elinde bol bol görürsünüz abi. Güzel mi? Çok iyi. Benim gözümü kestirdiğim Japon tatlısıysa böyle meşhur mu? Meşhur. Belki de benim abi mochi çeşitlerinde en sevdiğim. Şöyle üstünde kinako tozu diye bir şey var. Vallah gerçekten yiyebileceğiniz en yumoş yumoş moçi. Güzel değil mi? Vallahi güzel ya. Ve ahan da hemen bir sonraki gözüme kestirdiğim tatlı. Bakın şöyle çeşit çeşit var. Bakın şöyle görebilirsiniz. Dışı aynı gibi gözükse de ya şöyle balık şeklinde ekmeğin içinde görebiliyor musunuz bilmiyorum. Daha çok balık. Aa bu arada normalde böyle daha hamur hamur yapıyorlardı bunu. Bu bayağı bayağı milfoy ekmeği kızartmışlar. H ya daha benimki gibi şöyle içine bol çikolatalı, kremalı daha tatlı gibi tatlı tayıyaki deniyor. Tay direkt balığın tür ismi. Yaki de pişmiş demek. Tayyaki pişmiş balık. Sıcacık sıcacık ve mükemmel güzel. Ahcak. Hım. Bence bunu çok severler. Ve ahan da geleneksel Japonya demişken ve Rana da varken şöyle bir matça dükkanı bulduk. Bu arada maçaların yoğunluk seviyesini görebilirsiniz. Gittikçe artıyor ki bakın birazdan alacağımız soft creamin bile 1 2 bir de en böyle koyu seviyesi var. İçine koydukları buzlar bile maça veya kahvenin dolmuş hali ki eriyince su yerine gerçekten maça olsunlar. Ve aratayımız Rana’nın elinde şöyle çilekli bir matça var. Benim ise dondurma. Bu arada bakın benim de dondurmanın üstüne ek olarak maça tozu eklemişler. Nasıl gittikçe maça uzmanı oluyoruz yalnız farkında mısın? Farkındayım. Abi bir şöyle güzel bir dondurma. Afiyet olsun. H öf. Var ya üstündeki tozla birlikte yemin ederim maça maça bu aldığımız şeylerin fiyatları genel olarak 11150 arası oluyor. O yüzden öyle gidip de bir lokantada büyük bir yemek yemek yerine bence böyle ufak ufak sağdan soldan atıştırmanız çok çok daha eğlenceli olur. H tamam yeter. Tamam yeter ya. Bırak millet izlemek istiyor benim yemek giyişimi. Bu arada komaçı oradan yürüdünüz yürüdünüz yürüdünüz ve sonuna geldiniz. Yolun sonuna geldikten sonra geri gitmeyin. Çünkü sadece 3 dakika daha ileri yürüdüğünüz zaman meşhur Hachiman denen samuray tanrısına ait Hachimangu tapınağına gelebilirsiniz. Ama tapınağa gelmeden önce şu arkamda gördüğünüz sokak yemeği olan bir tane ananas dükkanı var. Ve bakın taş kağıt makas oynuyorlar. Bir tane ananas 300 diyen. Eğer ola ki kazanırsanız iki tane, kazanamazsanız bir tane. [Alkış] Tek kazanamayan sensin. Kişi art arda kazandı. Neyse afiyet olsun. En azından ananas güzel. Hım. Ben bunun için ne kadar uğraştım. Kaybettim. Yalnız zar zor toparladığımız enerjiyi şu anda Rana Hanım var gücüyle kullanıyor. Ama yine Kamakura’nın güzel tapınaklarından bir tanesi. Şöyle içeri girdiğimiz zaman da Bir saniye içeride çekim yasakmış. O yüzden şöyle gizli kameramı takıyorum ve şöyle başlatıyoruz çekime. [Müzik] Aa çık içi çıktı lan. Orta iyi ama kötü değil ve az da değil yani. O iyi. Öncelikle isteklerim ben daha fark etmeden gerçekleşecekmiş. Gel kafanı getir. Evlilik be patient yani sabırlı ol. Doğal olarak naturally olacak diyor. İlişki ilişkide be careful regarding your profit. Yarlarına dikkat et mi? Karşı kişinin bana yararlarına mı dikkat edeyim? Para falan mı var? Ham acaba kişiliğe bakmamam mı lazım artık? Bilemedim. Çocuk abla dur. Sanki posta veriyor. Y doğumun sancılığı geçmeyecekmiş demek istiyor. İlişkiden hani bir anda ona atlaması. Evet. Sağlık diyor. Doktorunu iyi seç yaz. Bu arada arkadaşlar eğer ola ki buradan bir fal baktırdınız ve kötü çıktı o zaman şu şekilde kötü falı geride bırakmak için buraya bağlıyorsunuz. Sonra yolunuza devam ediyorsunuz. Eğer Rana’nınki gibi güzel çıkarsa da bunları yanınıza alıp taşıyorsunuz. Tekrar söylüyorum abi, omik Japon falı. Gelmişken bence eğlencesinde olsa bir tane yapın. Bu arada bakın Tokyo’nun meşhur şu Inarimon dedikleri şey burada da var. Tabii Kotoon’nunki gibi böyle onlarca yüzlerce sıralanmadığı için aynı etkiyi vermeyebilir. Ama eee Ola Koto’ya gidemiyorsanız burayı da arkanıza alıp güzel bir Instagram fotoğrafı çekebilirsiniz. Yani şöyle baktığınız zaman bence hiç de fena bir görüntü değil. Bu arada bilmeyenler için şöyle tapınağın önünde görebileceğiniz tilki heykelleri. Aslında bu tapınakların koruyucu tanrıları. Abi de hep ol değil mi? Geceleri oluyor. Vallah şöyle okul gecesinde gelen çocukları görünce Japonya’daki anılarım canlanıyor ya. Bu arada Ktoda bulabileceğiniz manzara demişken bu Hachçimangu tapınağının yaklaşık 20 dakikacık yürüme mesafesinde [Müzik] ve geldiğimiz tapınağın adı Ho Kokucu Temple. Zaten direkt içeriye girdiğiniz an yeşilliğin içine giriyorsunuz. [Müzik] Belki kaoto kadar meşhur olmasa da kendinizi içinde kaybedebileceğiniz muazzam bir bambu ormanı. Botoaki acayip şehir merkezine uzak olduğu için gidememiştim ben ama abi hakikaten yani devasa uzun uzun bambu böyle sıralandığı inanılmaz güzel bir orman ya. [Müzik] Ya bu arada biz tam kapanmaya yakın geldiğimiz için kapanmış ama eğer ola ki bu ormana gelirseniz yapmanız gereken bir şey ormanın ilerisindeki çay dükkanında şöyle bambuğu manzarasına karşı bir çay içmek. Yani gerçekten Japonya’da bir yerde matça içecekseniz burası olsun. Tam yeri ki bilete de dahil bu arada. O yüzden bedavaya içebileceğiniz çok güzel bir ne? Çok güzel bir deneyim. Dah bedava ki çok üzüldüm şu an. Evet. Beleş. Vallahi yalan yok. Sabah 6’da kalkıp o kadar yol yapınca 20 dakika 20 bir tık gözlerinize büyüyebiliyor. Ne oluyor lan? Biri koşuyor sandım. Ra üstümüze koşuyor. Vallahi bir kere üstümüze koşsa ben Türklüğümle çantamı. Yalnız adamların tapınak tuvaletinde bile yıkama var ya. Muazzam bir şey ya. Hatta bakın içerideyken dışarıdakiler sesi duymasın diye. Şöyle privacy diye bir seçenek var abi ki işeme sesiniz duyulmasın. Bu arada yemin ederim bir insan vücudunu ne kadar terleyebilirse o kadar terledim yani. gibiyim. Biz bitmişiz ya. Arkadaşlar günümüzü Japonya’da şöyle görebilirsiniz. Bir sinemada karamelli popcornlarla bitirelim dedik. İzlediğimiz film Michne impas oldu. Bu arada nasıldı film? Çok fazla konuşma yok. Japonlar Kuzey Kore’deymişiz gibi çit çıkarmadı. Komik sahneler. Komik sahnede gülmek yasak. Hafif gülüyoruz. Suçlu hissediyoruz. Biraz boğulacak gibi olduk ki benim böyle dar alan fobim var. Bu arada yine spoiler vermeyeyim ama öyle bir tetiklendim ki. Yapuz. Nefes al. Bir de nefes herkes o kadar sessiz ki ses çıkarmadan nefes almaya çalışıyoruz ilginçtir. Ve tabii bizim sinema bitene kadar hava kararmış. Şöyle 6 yıl sonra kardeşimle birlikte doğup büyüdüğümüz Japonya’da çocukluğumuzu geçirdiğimiz Kawasaki Lazona Plazada bu videoyu bitirmek istiyorum. Bir sonraki videoda görüşmek üzere demeyecek misin? Sayonara sayara. Online İngilizce eğitimin adresi Emva Dil Akademi sundu. Bu arada ben gerçekten şu merdiveni çıkmak hani değer mi diye düşünmüştüm ama siz Rana olmayın, Hamza olun ve bu merdiveni çıkın. Abi adamın poposunda nazar boncuğa görebiliyor musunuz? Ranacığım afiyet olsun. Aha dondurmam düştü. Neyse sıkıntı yok. Elimizi aldık 2 saniye içerisinde.

Yine kız kardeşim ile bol sokak yemekli japonya vlog!

Online İngilizce Eğitim ► https://enwadil.com
Enwa Dil Akademi IG ► https://www.instagram.com/englishwithaleyna/

Benim IG ► https://www.instagram.com/japonhamzaa/

Bu video # reklam içerir

39 Comments

  1. Keşke annem de burada olsaydı dediğin yerden yazıyorum. Annemle iki hafta önce gittim o aşağıda otururken senin gibi düşünüp o kadar merdiven inerek annemi kesinlikle görmelisin diyerek yukarılara çıkardım, öyle güzel bir yer. gerçekten keşke seninki de olsaymış ve iyi ki benimki yanımdaymış.

  2. Tokyo da hostelde izliyorum üç haftadır japonyadayım ve son haftam, gerçekten güzel ülke güzel insanlar 🇯🇵

  3. Bilerek yemek yerken açıyorum videolarını o kadar iştahlı yiyorsun ki canım çekiyor.😂 Yolun hep açık olsun

  4. Bu video için 2 sorum olacak birincisi çok iyi Japonca bilmene rağmen Japon çocuklarla İngilizce konuşuyorsun ¿ ikincisi Allah’ın selamı ile video açılışı yapıyorsun ama videoda ‘ eğer cennet cehennem varsa’ diye bir cümle kuruyorsun ¿ neden …

  5. Japon Hamza'dan tanıdığım onigiriyi geçende İzmir'de markette gördüm ve ilk defa denedim😊 Paketin yarısı açılmadı ve tadı beklediğim gibi çıkmadı 😕

  6. La daha ne kadar ünlü olacaksın eğer gerçekten yapabileceğini düşünüyorsan kesinlikle hemen kur onigiri istiyoruz

  7. Onigiri sayende türkiyede tanındı. Marka kursan çoktan tutmuştu bence. Biri dardanel satıyor demiş çok haklı, sen ünlü ettin ama onlar ekmeğini yiyor.

  8. onigiri markası iyi olur ama japonyadan 2-3 aşçı getirip restoran açsanda fena olmaz. şöyle tatlı menüsünde melonpan – mochi – dango- taiyaki falan olan. Türkiyede gezdiğim çoğu restoranda hiç aradığın tadı bulamıyorsun. Sokaktan çevirdikleri gözü çekik birini tezga koymuşlar görünüş olsun diye. Arka planda sana gelen ürün çok kalitesiz saçma sapan bişey.

  9. Ya bu japonya güzellemesi de baydı. Çokça robot ve otomat ok. Markette çokça hazır yemek var turist olarak gidince güzel ama neden böyle, çünkü it gibi çalışıyorlar. O yüzden kapsül oteller sokaklarda metroda uyuyanlar yemek yiyebilsin diye. Aşırı ataerkil ve kapalı bir toplum. Sapıklık hat safada. Porno sektöründe dünya lideri olmuşlar neredeyse. Hiç bir ast üstüne sesini çıkaramaz, aşırı çekincen oldukları için hamza buna saydı diyor, tecavüze uğrayan insanlar şikayetçi bile olamıyorlar falan filan… yanlızlık hat safhada. İntihar oranları çok yüksek. Emlak aşırı pahalı o yüzden hap kadar her şey. Alkol tüketimi zirve. içtikten sonra kendini bu kadar bozan bir toplum yoktur sanırım. Tarihte de nazileri geçmişlerdir kötülükte. Bu kadar güzelleme yapacak methiyeler dizilecek bir olay yok bana kalırsa. Yaz yaz bitmez kötü tarafları. Saçma bir sokakta sakinlik görünce de çok huzurlu demek. Ayrıca 150. Kez aynı japon sokak lezzetleri.